|
Locke | |
2015-2016 tam bir Tom Hardy senesi oldu. Adam süksenin alasını yaptı. Herkesin dikkatini çekti. Tabi dikkat çekmekle kalmadı aynı zamanda eleştirmenlerden tam puanları da topladı. Mad Max, Legend ve The Revenant'la şu anda o gösterimden bu gösterime koşturuyor. Oscar'a aday da oldu ohh. Valla tam anlamıyla bunların hepsini ve daha fazlasını hak ediyor. Adam hem iyi oyuncu, hem yakışıklı, hem karizmatik. Daha nolsun. Biraz creepy bir imaj çizdiğini de düşünüyorum. Önümüzdeki sene için Nolan ile içinde Mark Rylance'ın da olduğu Dunkirk isimli filmi çekeceği de konuşuluyor. Tam manasıyla yönetmen oyuncu voltranını oluşturdular Nolan'la.
Locke eski bir filmi. (O kadar da eski değilmiş 2013). Tek mekan tek oyuncu. Herkes tek mekan filmleri sevmez çünkü hikayenin doyurucu ve sürükleyici olması gerekir. Filmde Hardy inşaat şefi Ivan Locke'u canlandırıyor. Heyt bee valla filmin bütün yükünü omuzlanmış. Bence filmin olmazsa olmazlarından biri soundtrack şarkısıydı. Tindersticks'in ex member'ı Dickon Hinchliffe tam on ikiden vurmuş.
|
Lawless |
Madem Hardy moviesle gidiyoruz Lawless'ı da izliyim dedim. 1920'lerde Amerika'daki alkol yasağı üzerinden gerçek bir hikayeyi anlatıyor. Guy Pearce tam bir asshole. Film, genel olarak küçük kardeşin yaptığı gerzeklikler ve başını soktuğu belalar üzerine kurulu. Dönemi anlamak için güzel ama mehhh. Jessica Chastain ve Mia
Wasikowska kadın kontenjanından yer bulmuşlar. Iyy hiç de sevmem.
|
Hodejegerne // Headhunters |
İşte gerçek bir Norwegian Thriller. Zeki bir senaryo ( flawless değil ama), başarılı oyunculuklar, norveç soğuğu. Biraz şiddet dozu yüksek olabilir ve bence psikolojinin bozuk olduğu dönemlerde izlenmemeli. BA YIL DIM. Aksel Hennie'yi The martian'da izlemiştim ama orda sığ bir karakterdi. Ne güzel film çekmişler lan biz niye yapamıyoruz böyle şeyler :(
|
Ex Machina |
Son 10 dakika mıçmasaydı iyi bir film olabilirdi. I robot ve Her'ün soyundan ( Belki Lucy? onu izlemedim ama). Pek yeni bir şey sunmuyor yani. Başroldeki eleman - ki hiç olmamış - Caleb'in gerizekalılıklarını izliyoruz burda da. Film boyunca küfrettim valla. Oğlum adam insana en yakın yapay zeka yaratıyor, sanane kaç tane yaptığından sonra onları öldürüp öldürmediğinden. Ayy bir duygusallıklar bir aşık olmalar. Allahın asosyali. Bak yazarken sinirlendim. Hayır yazık oldu Oscar Isaac'e çünkü filmin en güzel kısmıydı.
6 yorum:
locke iyi filmdi ya. başka sinema programında izlemiştim. atlas pasajında geçen yıl. :) şu norveç şeysini izleyim. kuzey avrupacıyım ya sinemada edebiyatta cazda polisiyede :)
Kesinlikle kuzey avrupa sineması bir çok yönden Hollywood'a bin basar. Headhunters'a bayılacaksın:)
Lucy fena değil :)
ex machina ne ödül topladı oysa :)
yönetmenin ilk filmi olduğu için dikkat çekti:)
danimarka filmi headhunter (2009) izledim o da iyi yaa :) business polisiye gerilim :)
Şu oscar telaşesi bitsin ona da sıra gelir :)
Yorum Gönder