8 Ağustos 2011 Pazartesi

İnternetiniz kotalı olmasın!

Upstairs & Downstairs
bazen çok canım istiyor gidip ttnete kotamı sınırsız yaptırmayı ama evde sınırlı vakitlerde bulunduğum için boşu boşuna 54 lira da ödemek istemiyorum her an. keşke okuldaki internet kotalı olsa ev sınırsız olsa. okulda hiç kullanamıyorum ki. bütün gün word'de bir şeyler yazıyor oluyorum ya da google'da article search ediyorum. arada güzel albümler indiriyorum. bilgisayarım sağolsun online dizi de izlenmiyor 15 dakikadan sonra yavaşlamaya ve stop motion olmaya başlıyor piç oluyor dizi. zaten şu anda iki kitabı altına destek koyarak bilgisayarı kullanabiliyorum.


ilk elime geçen ve sıcaklıktan eriyip bitse üzülmeyeceğim kitap şafak vakti olduğundan onu feda ettim. şu anda iyi gidiyor. altta da ben ozzy var. daha okumadım aslında çok önce aldım ama daha önemli kitaplar sıralamayı değiştirdi maalesef.

bunun dışında allah cnbce'den razı olsun. geçenlerde çok güzel bir bbc dizisi verdi: upstairs &downstairs. aslında bu yeniden uyarlama. orijinali aynı isimli 70'lerde çekilmiş 5 sezon süren bir dizi.

şimdi de bir jane austen kitabı olan emma'nın dizi versiyonunu veriyor. 2009'da çekilmiş bu dizide emma'yı romola garai oynuyor. kitabı okumadım ama romola bu role cuk oturmuş nasıl sevimli bir bilmişlik nasıl tatlılık maşallah maşallah kedi gibi (çok fazla adnan hoca videosu izlemiş olabilir miyim?)


şimdiki hedefim pride and prejudice'ın bbc versiyonunu izleyebilmek.


bir de oturdum vampire diaries izliyorum. resmen yaşım küçülüyor her sene ama konu vampirler olunca bir de bu vampirler yakışıklı olunca insan kendini izlemekten alıkoyamıyor. ilk önce vakit öldürmekle başladı ama şimdi başlamışken bitirmeli noktasına geldim. bu diziyi sürükleyen tek bir isim varsa o da damon salvatore. ukala, umursamaz, cool, aşık, yakışıklı damon, vampirler top on'da ilk üçü zorlar bence. lost (boone) zamanlarında pek tıfıl olduğundan keşfetmekte geciktiğimiz bu genç arkadaşımızın mimikleri tavırları karaktere cuk oturmuş.
first daughter
bu filmden iki tane var. aynı yıl vizyona girmiş ve ikisinin de konusu neredeyse aynı. ikisi de çok zayıf ama katie holmes'un hatrına bu versiyonu izlenir.

life of brian
 bayıldığımı söylememe gerek var mı? bu film serilerini izleyen bulsam oturur sabaha kadar geyiğini yapabilirm.

a lot like love

the girl in the cafe

5 yorum:

troublegumm dedi ki...

benim evdeki internet sınırsız ipektoş. pride and prejudice ve human planet blu-ray rip indiriyorum. biri 13 diğer 21 gb. kıskandırmak gibi olmasın, görüntü kalitesi de mis gibin.

Prometheus dedi ki...

laptopunu soğutacak ve yavaşlamasını önlicek, fanlı bilgisayar altlıkları var a4techin falan. ben de senin gibi laptop çok ısındığından kitap mitap koyuyodum altına ama nafile. o dediğim aparatı alınca laptop baya rahatladı, fazla da pahalı deği 20-40 TL arası bir fiyata alabilirsin :)

gürültü dedi ki...

@troublegumm yok benim bilgisayarım blueray açınca donuyor o kadar kaliteyi kaldıramıyor bana eski tip bişiler lazım:D

@prometheus ben fan kullandım hiçbir işe yaramadı biraz daha az sıcak oldu ama aynı dert devam etti.

Judy Abbott dedi ki...

BBC'nin pride'ını izledikten spnra başka hiçbir pride'ı beğenmeyeceksin:))
Emma'yı ben pek sevdim. Değişik bir tip olmuş ama çok hoşuma gitti dizi valla.

gürültü dedi ki...

aradık arkadaşla bulamadk pride'ı:( ema süper iki bölümüm kaldı benim de. bu akşam 3.sü var:)))